Mustançovilerin atı
Yaşlılar hatırlar, ne zamanki Türkler Sinapya eşkiyalarını ortadan kaldırmayı istemişler, O zaman her köyden insanlar onlara yardıma gitmişler. Çepelare’den de böyle insanlar gitmişler. Onlara Mahmut Agovski’nin dedesi Kara İbrahim önderlik etmiş. O zamanlarda Çepelare kazası ve köylerini o yönetiyormuş. Kara İbrahim pek çok insan toplamış ve hepsi de silahlı imişler. Onların bayraktarı Mustan Kaditski imiş. Ne zaman bayrağı taşısa, o en önde gidermiş ve en güzel ata binermiş.
İyi ama, ne zaman Maşergedik’e gitmişler ve Sinapovi haydutları ile döğüşmeye başlamışlar; öteden gümüş bir kurşun atılmış, böylece baş Mustan bayraktar vurulmuş. Aynı zamanda onun atı yanındaki kuşburnu çalısına bağlı imiş. At, binicisinin vurulduğunu görünce kişnemeye başlamış. Atın kişnemesinden tepeler çınlamış. At üç gün boyunca kişnemiş ve kuşburnu çalısının etrafını ayaklarıyla kazmış ve hiç kimseyi yanına yaklaştırmamış. Dördüncü gün çalıyı yerinden sökmüş ve onunla beraber Çepelare’ye Mustançovi’lerin evinin avlusuna gelmiş. İnsanlar ne zaman ki Mustançovilerin atının geldiğini duymuşlar, hepsi de toplanmışlar. Bir çok kimse atı tutmaya çalışmışlar, ama kimseye izin vermemiş.
Ne zaman Mustanço’nun annesi dışarı çıkmış, sadece onu yanına yaklaştırmış. Başını onun omzuna koymuş ve bir insan gibi kişnemeye ve ağlamaya başlamış. Annesi ve evdeki diğerleri atın koşumlarını çıkarmışlar ve ağlamışlar ve bu ağıtı söylemişler:
Konçu le alen kamatan
Kade mu konçu ostavi
Tvoyan Mustançu saybiya
Koi şte te tebe da eha
Koi şte bayrakan da nosi
Koi şte seymene da vodi?
Kızıl güzel atçağız
Nereye bıraktın atçağız
Senin sahibin Mustançu’yu
Kim senin sırtına binecek ?
Kim bayrağı taşıyacak ?
Kim seymenleri götürecek ?
Ve aynı vakitte, annesinin ağladığı zaman diğer seymenler de türküye katılmışlar.
Bayraktaren e ostanal
Zad Meşergedik planina
Pod tionka ela visoka
Drebni mu piltse seymene
Tionke mu eli kumşie..
Bayraktar kalmış
Maşergedik dağında
İnce bir köknarın altında
Birkaç seymen arkadaşıyla
İnce köknar komşularıyla
Anne ve atın nasıl birlikte ağladıklarını görünce civardaki herkes ağlamışlar. Annesi oğlu için ve at süvarisi için.. Ve herkes atın gözlerinden gözyaşlarının nasıl pınar olup aktığı görmüşler.
Anlatan: A. Raiçev
Tercüme: Bogutevolu
Not: Tercüme hikayenin özgün üslubu korunarak yapılmıştır.