Türkçe > Göç hikayeleri
Göç hikayesi
merkur:
Binlerce yıldır yaşadıkları evlerinden, bahçelerinden, bahçelerinde yetişen meyve ve sebzelerinden, yarım kalmış sevdalarından, çiçeklerinden, tavuklarından, kuzularından, mezarlarından koparılarak göç ettiler.
Üç- beş parça eşyayı alarak.
Hudut kapısından isimleri, dilleri ve dinleri ile geçtiler...
Onlar, soykırımın insanları...
O kokular yaşıyor ...(93 harbi ve peşinden... 30, 50, 68, 89 göçü), bugünlere uzanan göçün çocuklarının çocuklarında...
"Ben bir macır çocuğuyum, ben bir pomak çocoğuyum" sözü o kokunun özlemi, yaşamı, dilidir.
Zira göç eden insan, yetim kalmış gibidir;
Anası, Kosova; babası, Bulgaristan; kardeşi, Yunanistan; ağabeyi, Bosna...
Onlar Balkanlardan göç edenler...
Kulaklarında bin yıllık topraklarının şarkıları, türküleri...
Yüreklerinde örf ve adetler;
Düğünler, halaylar...
Sofralarında balkan mutfağının lezzeti, kokusu...
Binlerce yıldır yaşadıkları topraklardan bir anda kopartılan,
'lotus çiçekleri ' gibiler... Efsaneye göre, lotus çiçeğini koklayanlar ülkelerinden sürgün edilirmiş...
Diğer adı Nilüfer olan bu çiçek, özgürlüğün simgesidir;
çamurda yetişse de, yaprakları çamurlanmayan, bulunduğu yere kök salmayan lotus çiçeği her biri...
Buluşuverdiler, o çocuklar kuşaklar sonrası ile...
"Biz binlerce macır çocuğuyuz" diyerek.
Çoğunun adlarında göçün izleri ya da koparıldıkları toprağın kokusu vardır.
Adı: Emin;
Soyadı: Balkan...
BAL-GÖÇ Genel Başkanı Emin Balkan ile çayın deminde, balkanlara uzanıyor sohbetimiz.
"Hedefimiz; Balkan soydaşlarına sosyal dayanışma, yardım, birlik sağlamak. Kültürel değerleri korumak ve yaşatmak. 'Ben macır çocuğuyum' diyenlere ait olma duygusunu yaşatmak "
sözlerini kullanan balkan çocuğu Balkan, BAL-GÖÇ'ün sadece Bulgaristan göçmenlerinin örgütü olmadığını (BUL-GÖÇ) Balkan göçmenlerine ve Balkanlarda yaşayan soydaşlara kucak açtıklarına işaret ediyor.
Üyeleri; Bulgaristan, Makedonya, Bosna, Kosova, Yunanistan'dan... Rumeliler... Bulgaristan göçmeni, Arnavut, Boşnak, Bosnalı, Pomak...
"Hedefimiz, etnik kimlikle önce çıkmak değil... 'Ne mutlu Türküm diyene' diyoruz ; mesajının altını çizen Balkan, yemekte, müzikte, kültürde, dilde, birlik olmak.
Ve de Osmanlı vakfı eserlerini yaşatmak.
Eski rejimler yıkıldı, Balkanlar'da.
Ulusal ve uluslararası boyutlara taşıyacağız, sesimizi' diyor Balkan...
Artık barış havuzundalar...
Bu havuzda kardeşlik, dostluk türkülerini söylemek var. Çok seslilik değil midir renklerin buluşması?
İşte bu nedenledir ki, BAL-GÖÇ'ün kongresinde, şimdiye dek görülmedik bir taban hareketi ile seçim yapılıyor. 20-25 kişiden oluşan muhalif sesler, cılız kalıyor!
Balkan'ın(!) sesini 'şalter' indirerek kesmek isteyenler olsa da...
Soykırımın çocuklarının çocukları buluştu;
kokularda, lezzetlerde, türkülerde...
"Biz binlerce Macır Çocuğuyuz" diyerek.
alıntı:vicdan çayır( eklentiler b.konca)
http://video.google.com/videoplay?docid=2189151870136623741&hl=tr
http://www.timsah.com/Hasan-Yukselir-Bir-Firtina-Tuttu-Bizi/Cdrr0QSQcYX
merkur:
Biga Pomak Köyleri
Yerli olmayan köyler grubunda ikinci sırada Pomak köyleri gelmektedir. Biga’da toplam 16 tane Pomak köyü vardır. Bunlar Abdiağa, Akkayrak, Arabaalan, Camialan, Çeşmealtı, Elmalı, Harmanlı, Havdan, Ilıcabaşı, Işıkeli (Eşekçi), İlyasalan, İskenderköy, Kapanbelen, Kaynarca, Yeşilköy (Çilingir Mahallesi), Yolindi köyleridir. Bunların dışında Akpınar, Eybekli, Gündoğdu, Sarıkaya, Yeniçiftlik (Belediye) köylerinde de Pomaklar yaşamaktadır.
Pomak köylerinin çoğunluğu o zamanlar Filibe’ye bağlı çeşitli köylerden gelmektedirler. Bu tür Pomaklara “Rodop Pomakları” da denmektedir. Bu köyler genellikle dağlık veya arazisi engebelik bölgelerde kurulmuştur. Biga’daki Pomak köylerinden ikisini (Çeşmealtı ve Yeniçiftlik (kısmen Pomaktır)) kuran aileler, Kuzey Batı Bulgaristan’dan gelmektedir. Çeşmealtı köyünü kuranlar Botevgrad (Orhaniye), Yeniçiftlik köyünü kuranlar Rahova’ya bağlı Belaslatina köyünden gelmektedir. Bunlara “Lofça Pomakları” da denmektedir[9]. Çeşmealtı ovada kurulmuştur. Yeniçiftlik köyünün arazisinin büyük çoğunluğu oldukça düz bir arazidir.
ABDİAĞA: Pomak, 1891, Bulgaristan, Filibe, Rahova.
AKKAYRAK: Pomak, 1904, Bulgaristan, Filibe, Tomraç ve Küçükköy.
ARABAALAN: Pomak, 1885, Bulgaristan, Filibe, Lakavitsa.
BİGA: Yerli + Muhacir + Pomak + Çerkez + Kumuk + Çeçen + Mubadele Muhaciri + Çingene, vd.
CAMİALAN: Pomak, 1900, Bulgaristan, Filibe, Daudvu, Kuruşu ve Drievu.
ÇEŞMEALTI: Pomak, 1878, Bulgaristan, Botevgrad, Orhaniye.
ELMALI: Pomak, 1882, Bulgaristan, Filibe, Bukova, Rakovutsa, Drenova.
EYBEKLİ: Yörük, 1731 + Pomak, 1878, Bulgaristan, Filibe, Rubcuz, 1878, + Muhacir, Bulg. Lofça
GÜNDOĞDU (Karantı): Pomak, 1883, + Muhacir, 1883, Bulgaristan, Filibe, Evciler, +Şumnu Terbi Köy, Karlıova,
HARMANLI (Fiilik): Pomak, 1878, Bulgaristan, Filibe, Dervisova.+
HAVDAN: Pomak, 1881, Bulgaristan Filibe, Poyna, Dravna, Bukfu.
ILICABAŞI: Pomak, 1893, Bulgaristan, Filibe, Lakaviça, Corgan, Tafrişna.
IŞIKELİ (Eşekçi): Pomak, 1896, Bulgaristan, Filibe, Lokavitsa.
İLYASALAN: Pomak, 1911, Bulgaristan, Filibe, Tomraç ve Küçükköy.
İSKENDERKÖY: Pomak, 1878, Bulgaristan, Filibe, Drenova,
KAPANBELEN: Pomak, 1869, 1877, Bulgaristan, Filibe, Dobrulu Köyü
KARAAĞAÇ: Muhacir, 1878, Bulgaristan, Razgrad, Karaağaç Köyü.
KAYNARCA: Pomak, 1896, Bulgaristan, Filibe, Çatrak, Direnova, Steminak, Çurkuvu ve Sriyavu.
YOLİNDİ: Pomak, 1878, Bulgaristan, Filibe, Naresçan,
YENİÇİFTLİK (Belediye): Pomak+Muhacir, 1895, Bulgaristan, Belaslatina, Lofça, Bejanova, Palamarsa, Köklüce, vs.
Pomaklar, kendisine Pomakça denen bir dil konuşmaktadırlar. Bu dil, tamamıyla Türkçe’den farklıdır ve büyük ölçüde Bulgarca’ya benzemektedir. Bununla birlikte Pomaklar genellikle Türkçe de bilirler. Eski zamanlarda Pomak kadınlarının Türkçe bilmedikleri söylenir. Günümüzde Pomakçanın Türkçe karşısında gerilediği bir gerçektir. Karma Pomak köylerinde (örneğin Yeniçiftlik’te) Pomakça konuşan kimse kalmamıştır.
Pomak köylerinin göç ediş ve kuruluş hikayeleri muhacir köylerinin göç ediş ve kuruluş hikayelerine tamamıyla benzemektedir
http://www.bigabiga.com/index.php?topic=301.0
merkur:
Balkanlar'dan ilk göçler Sırbistan'dan başladı
Balkanlardan Anadolu;ya göçün ilk dönemi, 1804 yılında Sırp isyanı ile başladı. 1804'te isyan eden Sırpların şiddet hareketleri sırasında, Semendire'ye bağlı yerlerde Türklere karşı girişilen katliamdan kaçanlar, Rumeli ve Bosna-Hersek'e göç etti. 1826'da yapılan Akkerman Antlaşması ile 150 bin Türk, Sırbistan'dan göç etmek zorunda kaldı. 1867 yılında Sırpların zulmünden kaçan 150 bin civarında Boşnak da Türklerle birlikte Anadolu;ya göç etti. Yine 1908-23 yılları arasında 300 bin, 1923–33 yılları arasında da 350 bin Türk Sırbistan'dan göç etti. Göç edenlerin bir kısmı ise yollarda hastalık ve açlıktan öldü
Yunanistan'dan göçler
Yunanistan'dan Türkiye'ye ilk göçler 1820 yılında Mora isyanından sonra başladı.
Avrupa'dan gelen gönüllü askerlerle Rum çeteciler, Teselya ve Ege adaları ile Mora'da oturan Türk ve Müslüman halka zulmetmeye başladı ve 32 bin Müslüman Türkü öldürdü. Rusya ile İngiltere arasında yapılan anlaşma ile 1826 yılında bağımsız Yunan devleti kuruldu ve Müslüman halkı Yunanistan'dan çıkarma kararı alındı. Bu kararla birlikte Türkler yüzyıllarca yaşadıkları coğrafyadan sürgün edilmeye başlandı.
Mora'nın ardından Girit'te de 1864 yılında Rumların sivil Türk halkına karşı katliamlara girişmesi üzerine, bu bölgeden Anadolu'ya ve İstanbul'a 60 bin kişi göç etti. Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra da Yunanistan'daki Türklerden bir kısmı, Anadolu'ya kaçmak zorunda kaldı. Kurtuluş Savaşı'nı takip eden Lozan Antlaşması hükümlerine göre yapılan mübadelede ise Türkiye'ye 1923-1933 yılları arasında 384 bin kişi geldi.
Yunanistan'dan göçler, 1934-1960 arasında da devam etti. Bu tarihlerde 23 bin 788 kişi Türkiye'ye geldi. 1960-1970 arasında ise 20 bin kişi Yunanistan'dan Türkiye'ye yerleşti.
Balkanlar'dan ilk göçler Sırbistan'dan başladı,adlı yazım asagıdaki link ten alıntıdır.
http://www.rumelidernegi.org/?sf=icerik&makaleid=1643&ktg=329&mad=BALKANLARDAN%20KAFKASLARDAN%20G%C3%96%C3%87LER
bello:
Bizlere kapılarını sonunakadar açan bu vatana hakkını nasıl ödeyebilirizki?
merkur:
Tekirdağ/malkarada Pomak Türkleri ve Balkan Muhacirleri
Unutulmaması gereken bir husus vardır ki Türkler Balkanlara ve Avrupa’ya Osmanlı devleti zamanından çok önce gelmişler ve buraları yurt edinmişlerdir. Bunlara örnek olarak 5. yüzyılda Batı Hunları, 9–11. yüzyılda Uzlar, Peçenekler, Bulgarlar, Kumanlar, Gagavuzlar sayılabilir.
Bu guruplar büyük ölçüde asimile olmuşlarsa da bazıları kimliklerini koruyabilmişlerdir. Bu guruplar Osmanlıya katılmışlardır.
Trakya ve Balkanlarda Müslümanların oluşumu Selçuklu döneminde başlamıştır. Özellikle Ü. Keykubat döneminde Bizans ile iyi ilişkiler kurulmuş ve Dobruca bölgesine Sarı Saltuklu Türkmenleri yerleştirilmişlerdir.
Balkanlara en büyük Türk yerleşimi Fatih Sultan Mehmet zamanında olmuştur. Bu Balkanlardaki Türk yerleşimleri Osmanlı Mufassal Defterleri’ndeki kayıtlarda mevcuttur. Bu kayıtlarda köy isimleri de bulunmaktadır.
Bugün Türkiye’de ‘muhacir’ ya da ‘göçmen’ olarak adlandırılan vatandaşlar işte bu Balkanlara yerleştirilen Türklerin torunlarıdır.
Osmanlı devletinin asimile politikası uygulamaması, zor kullanmaması, halkın dinini, malını, canını, namusunu güvence altına alması gibi nedenlerle Balkanlardaki halkın huzur içinde yaşamasını sağlamıştır. Bu yüzden göç eden Türkler kırsal kesime yerleştirilmiş, kentlerde yönetici zümre ya da askerler dışında çok az sayıda Türk iskân edebilmiştir.
Fransız ihtilali sonucunda ortaya çıkan Milliyetçilik akımı 1800 lerden itibaren Balkanları ateşe vermiştir. Bunun sonucunda Yunanistan, Eflak-Boğdan, Sırbistan, Bulgaristan ve Arnavutluk peş peşe bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir.
1800 lü yıllardan itibaren Balkan Türkleri için çileli bir dönem başlamıştır. Anadolu’ya ve Trakya’nın iç kesimlerine göçler başlamıştır.
Balkan Türkleri soykırıma uğramışlar, işkence, etnik ayırımcılık ve göçe zorlama sonucu Türkiye’ye göç etmeye başlamışlardır.
Pomak Türklerinin ataları olan Kıpçakların (Kumanlar) XI. Yüzyılda Balkanlar’a geldikleri, İslamiyet’i benimsedikleri, Osmanlı Türkleri ile kaynaştıkları bilinen bir gerçektir. Kıpçaklar X. Yüzyılda batıda Özü Nehri, doğuda İrtiş Nehri, güneyde Kırım Yarımadası, kuzeyde Kazan şehrine kadar uzanan “Deşt-i Kıpçak” adıyla anılan yerlerde birçok Türk boyunu içine alan büyük bir kavmi birlik teşkil etmişlerdir. XI. Yüzyılda Ukrayna ve Romanya üzerinden Balkanlar’ın içlerine, Kuzey Bulgaristan’ın Tuna Boyu ve Dobruca bölgelerine daha sonra Rodoplar ve Makedonya’nın doğu kısımlarına doğru inmişlerdir.
Pomak ismi XIV. asırda Anadolu’dan Balkanlar’a gelen soydaşlarına maddi manevi yönden büyük destek sağlayan ve Osmanlı ordusunun “öncü”, “ardcı” ve “ileri” keşif kollarında aktif görev yapan Kumanlara “yardım eden”, “yardımcı” anlamını ifade etmek üzere Slavlar tarafından verildiği sanılmaktadır. Nitekim bu kelimenin, Slavca “Pomaga”, “Pomagaec” yani “yardım eden”, “işbirlikçi” anlamında olan kelimelerden türeyerek zamanla “Pomak” halini aldığına dair görüşler yaygındır. Demek ki Pomak kelimesi sanıldığı gibi bir kavim adı değildir. Kuman Türklerinin Osmanlı soydaşlarına yardım etmelerinden dolayı, bu hareketlerini ifade etmek üzere Slavlarca kullanılan bir sıfattır.
Pomak soydaşlarımıza Yunanistan ve Bulgaristan devletleri çeşitli asimile ve yok etme politikaları uygulamaktadır. Pomak Türklerinin Türk olmadığı, Müslümanlaştırılmış Bulgarlar ya da Müslümanlaştırılmış Yunanlar gibi asılsız iddialar ortaya atılmaktadır.
Osmanlı Devletinin altı yüzyıla yakın bir süre devam eden idaresi esnasında Balkanlarda istikrar, yüksek refah seviyesi ve asayiş sağlanmıştır. Osmanlı devletinin Balkanlardaki hâkimiyeti öncelikle 93 Harbi ve sonradan 1912–1913 Balkan Savaşları mağlubiyetleri ile sona ermiştir. Böylece işgal edilen Osmanlı topraklarındaki Türkler yüzlerce yıllık vatanlarında esarete düşmüşlerdir. Balkan devletleri uyguladıkları soykırım ve asimilasyon politikalarının yanı sıra Türkleri tedrici olarak göçe zorlamışlardır.
Bu çeşitli baskılar sonunda soydaşlarımızın bir kısmı Türkiye’ye göç etmiş bir kısmı da halen oralarda yaşamaktadır.
Sonuç itibarı ile göç eden ya da ettirilen Pomak Türkleri ve Balkan Muhacirleri Malkara ve çevresine yerleşmişlerdir. Günümüzde birçok köyde ve Malkara ilçe merkezinde ikamet eden Pomak Türkü bulunmaktadır.
http://www.forummalkara.net/wbb/print.php?threadid=27&page=1&sid=ee7382e01a7a52e83a97b2f0475584fd
Navigation
[0] Message Index
[#] Next page
Go to full version